Görünmez Kentler - Italo Calvino
07:59
Görünmez Kentler
Italo Calvino
Özgün Adı: Invisible Cities
Çevirmen: Işıl saatçıoğlu
Yayınevi : Yapı Kredi Yayınları
▽ Uçan Balık ▲
"Kitap bir alan; okur içine girmeli, dolanmalı, belki kendini kaybetmeli, ama belli bir noktada bir çıkış hatta birçok çıkış bulmalı. Kitap, dışarı çıkabilmek için bir yola koyulma olanağı." Okur, kitabı eline aldığında, yazarın kentleri arasında dolanacağından, önüne altın harflerle sunulan olasılıkları yutacağından, sonunda okuduklarını kendi zihnindeki ideal kentlere ekleyeceğinden emin olmalı. Okur, kitabı, mümkünse, büyük bir caddenin kenarına dizilmiş kahve masalarından birine ilişerek, okumalı; göz önündeki gerçekle, göz önündeki kurguyu daha iyi görebilmek için... "Belki de kent yaşamının kriz noktasına yaklaşmaktayız ve Görünmez Kentler, yaşanmaz hale gelen kentlerin kalbinden doğan bir rüya."
HAKKINDA
"Doğru yolu bulmak için kaybolmak gerekir." Bir kentin bütün sokaklarını arşınlamak gerekir. Sokaklarında kaybolmak, kayboldukça tanımak, tanıdıkça sevmek, sevdikçe bağlanmak, bağlandıkça kalmak, kaldıkça çağrılmak, çağrıldıkça gitmek, gittikçe özlemek, özledikçe anlatmak, anlattıkça merak ettirmek ve geri gönderilmek gerekir.
Marco Polo gitti, bütün o kentleri gezdi, belki dünyayı gökyüzünden izledi. Belki Kubilay Han'a yalan söyledi. Olmayan kentler kurdu belki de. Ama o Görünmez Kentleri görmeye çalıştı. Kubilay Han ise göremediği halde çok sevdi adını kadınlardan alan bu kentleri. Birbirinin dilinden anlamayan iki adam aynı sokaklarda kayboldu.
Belki de her kent bir kadına yolculuktur. Bir kadının sokaklarında koşturur, ağaçlarının gölgesinde dinlenir, kapılarını çalar kaçarsınız. Çimlerine basarsınız. Tenhalarında kaybolur denizlerine açılırsınız.
Bir kadının kırılganlığını da bulursunuz bu kentlerde şehvetini de. İncelikli ruhunu da keşfe çıkarsınız derin kuyularını da. Bilinmeyen sokakları vardır bu kentlerin adını siz koyarsınız.
KONUSU
"Kitap bir alan; okur içine girmeli, dolanmalı, belki kendini kaybetmeli, ama belli bir noktada bir çıkış hatta birçok çıkış bulmalı. Kitap, dışarı çıkabilmek için bir yola koyulma olanağı." Okur, kitabı eline aldığında, yazarın kentleri arasında dolanacağından, önüne altın harflerle sunulan olasılıkları yutacağından, sonunda okuduklarını kendi zihnindeki ideal kentlere ekleyeceğinden emin olmalı. Okur, kitabı, mümkünse, büyük bir caddenin kenarına dizilmiş kahve masalarından birine ilişerek, okumalı; göz önündeki gerçekle, göz önündeki kurguyu daha iyi görebilmek için... "Belki de kent yaşamının kriz noktasına yaklaşmaktayız ve Görünmez Kentler, yaşanmaz hale gelen kentlerin kalbinden doğan bir rüya."
HAKKINDA
"Doğru yolu bulmak için kaybolmak gerekir." Bir kentin bütün sokaklarını arşınlamak gerekir. Sokaklarında kaybolmak, kayboldukça tanımak, tanıdıkça sevmek, sevdikçe bağlanmak, bağlandıkça kalmak, kaldıkça çağrılmak, çağrıldıkça gitmek, gittikçe özlemek, özledikçe anlatmak, anlattıkça merak ettirmek ve geri gönderilmek gerekir.
Marco Polo gitti, bütün o kentleri gezdi, belki dünyayı gökyüzünden izledi. Belki Kubilay Han'a yalan söyledi. Olmayan kentler kurdu belki de. Ama o Görünmez Kentleri görmeye çalıştı. Kubilay Han ise göremediği halde çok sevdi adını kadınlardan alan bu kentleri. Birbirinin dilinden anlamayan iki adam aynı sokaklarda kayboldu.
Belki de her kent bir kadına yolculuktur. Bir kadının sokaklarında koşturur, ağaçlarının gölgesinde dinlenir, kapılarını çalar kaçarsınız. Çimlerine basarsınız. Tenhalarında kaybolur denizlerine açılırsınız.
Bir kadının kırılganlığını da bulursunuz bu kentlerde şehvetini de. İncelikli ruhunu da keşfe çıkarsınız derin kuyularını da. Bilinmeyen sokakları vardır bu kentlerin adını siz koyarsınız.
0 yorum