Fahrenheit 451- Altı Çizilesi Cümleler
“Yakmak
bir zevkti.”
“Kitaplar
bize ne tür eşekler ve aptallar olduğumuzu hatırlatmak içindir.”
“Kitaplar, tören alayı büyük bir gürültü içinde caddede ilerlerken, Sezar'ın kulağına "Unutma sende ölümlüsün," diyen pretoryen muhafızlarıdır.”
“Bir kadın kitaplar uğruna yanabiliyorsa, kitapların içinde bir şeyler olmalı...”
“Çoğumuz dünyayı dolaşıp herkesle tanışamayız, bütün şehirleri göremeyiz. Bunun için zamanımız, paramız ve bu kadar çok arkadaşımız yoktur. Aradığın şeyler, Montag, dünyada, fakat vasat bir insan için onların yüzde doksan dokuzunu görmenin yolu kitaplardan geçer.”
“Ne kadar çok insan var, diye düşündü. Bizim gibi milyarlarca insan var, ne kadar fazla. Kimse kimseyi bilmez.”
“Sadece söylemek zorunda olduğum şeyleri dinleyecek birini istiyorum.”
"Kendini riske atıyorsun."
"Bu da ölmenin iyi yanlarından biri; eğer kaybedecek bir şeyin yoksa istediğin riske girebilirsin."
"Sonu iyi biten her şey iyidir."
"Bir evi çivisiz ve ahşapsız inşa edemezsin. Eğer bir evin yapılmasını istemiyorsan, ahşap ve çivileri sakla. Eğer politik bakımdan mutsuz bir adam istemiyorsan, kaygılandıracak bir soruda ona iki bakış açısı verme, birini ver. Daha iyisi hiç verme."
"Kısa bir süredir korkmuyorum, belki de bunun nedeni sonunda doğru şeyi yapmakta olduğumdur."
"Güneş her gün yanıyordu. Güneş, Zaman'ı yakıyordu."
“Filmler, dergiler, kitaplar bir çeşit puding hazırlama yönergesi düzeyine indi.
Kitaplar bir tür depo gibidir ve biz onlarda unutacağımızdan korktuğumuz şeyleri saklarız. İçlerinde büyülü bir şey yoktur.”
“Yetersiz bilgi tehlikeli bir şeydir.”
"Kitaplarda bir şeyler olmalıydı, hayal edemeyeceğimiz şeyler, kadının yanan bir evde kalmasını sağlayacak bir şeyler; orada bir şeyler olmalı. Bir hiç için kalmazsın."
“Belki kitaplar bizi yarım da olsa mağaralarımız dan çıkartabilirler.”
“Sadece bana ne yapacağımın söylenmesi için taraf değiştirmek istemiyorum. Eğer böyle yapacaksam, değiştirmek için bir neden yok.”
“Fakat hepsinden çok," dedi Clarisse, "İnsanları izlemeyi severim. Bazen bütün gün metroya biner, onlara bakar ve onları dinlerim. Yalnızca kim olduklarını, ne istediklerini ve nereye gittiklerini kestirmek isterim...”
